Darbenin bilançosu çok ağır: Bin 100 ölü!

Myanmar’da cuntacılar, darbenin gerçekleştiği Şubat ayından bu yana  bin 100’den fazla kişiyi öldürdü. Aralarında çocukların da olduğu 8 binden fazla kişi alıkonuldu, bunların 4 bin 700’ü de halen tutuklu. Halen köylüleri öldüren ve evlerini yakan ordunun savaş suçuyla yargılanma riski de doğdu.

Myanmar’da Şubat ayında gerçekleşen Darbenin doğurduğu vahşet ortaya çıktı. İsviçre’nin Cenevre kentinde gerçekleşen BM İnsan Hakları Konseyinin 48'inci oturumunda bu konu gündeme geldi. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, darbenin Myanmar’da yaşamı olumsuz etkilemeye devam ettiği ve insan hakları durumunun da önemli ölçüde kötüleştiğini vurguladı.

BASKI, ŞİDDET VE EKONOMİK ÇÖKÜŞ

Yüksek Komiser, "Çatışma, yoksulluk ve salgının etkileri hızla artıyor ve ülke bir baskı, şiddet ve ekonomik çöküş girdabı ile karşı karşıya" uyarısında bulundu. Darbe yönetiminin toplumun geniş kesimlerinin direnişi ile karşı karşıya olduğunu aktaran Bachelet, ordunun da buna karşın muhalefeti bastırmak için kasaba ve şehirlerde "savaş silahlarını" konuşlandırmaya devam ettiğini belirtti. Daha da önemlisi, BM rakamlarına göre Myanmar'da darbeden bu yana güvenlik güçlerinin müdahalesiyle 1100'den fazla kişi hayatını kaybetti, aralarında çocukların da bulunduğu 8 binden fazla kişi de alıkonuldu, bunların 4 bin 700'ü de halen tutuklu.

‘İNSANLIĞA KARŞI SUÇ’ TEŞKİL EDEBİLİR

Tatmadaw olarak bilinen Myanmar silahlı kuvvetlerinin, son haftalarda ülkenin pek çok eyaletinde saldırılarını yoğunlaştırdığını belirten Bachelet, ordu mensuplarının köylüleri öldürdüğüne ve evlerini yaktıklarına dair raporlar olduğunu söyledi. Myanmar raporunda, Tatmadaw'ın kendi halkına uyguladığı şiddetin insanlığa karşı suç ve savaş suçu teşkil edebileceği vurgulandı. Seçimlere hile karıştırılığı iddiasıyla ülkede 1 Şubat’da ordu yönetime el koymuştu.

Bachelet, Myanmar'da en büyük sorunlardan birinin de hukukta "hesap verebilirliğin" işlememesi olduğunu vurgulayarak, dört yıl önce de ordunun Arakanlı Müslümanlara karşı "şok edici bir şiddet taarruzu" başlattığını anımsattı.

Konsey üyesi ülkelere de çağrıda bulunan Bachelet, Myanmar'daki askeri yönetime karşı direnişi koordine eden ve kendilerini "gölge hükümet" olarak tanımlayan Ulusal Birlik Hükümeti, sivil toplum kuruluşları ve etnik grupların liderlerinin aktif olarak desteklenmesini istedi.

SAVAŞ SUÇU TEŞKİL EDEBİLİR

Öte yandan, BM İnsan Haklarına sunulan yeni Myanmar raporunda, Tatmadaw'ın kendi halkına uyguladığı şiddetin insanlığa karşı suç ve savaş suçu teşkil edebileceği vurgulandı.

Askeri darbeden temmuz ortasına kadarki dönemi kapsayan rapor, insan hakları ihlallerine maruz kalan mağdur ve tanık 70'ten fazla kişi ile yapılan görüşmeler ve ayrıca güvenilir kaynaklara dayanılarak hazırlandı.

MYANMAR'DAKİ ASKERİ DARBE

Myanmar ordusu, 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilimin yükselmesinin ardından 1 Şubat'ta yönetime el koymuştu.

Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Aung San Suu Çii başta olmak üzere, pek çok yetkiliyi ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve bir yıllığına olağanüstü hal ilan etmişti.

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz